22 Aralık 2009 Salı

Radyolarit (Radiolarite)



Tortul bir kayaçtır. Radyolarya denen mikro organizmaların çökelmeleriyle derin denizlerde oluşan bir taştır. Doğada tabakalar halinde ve kalkerli arazinin altında bulunur. Sertliği 7'dir Gri, kahverengi, yeşil, beyaz, krem, pembe ve diğer renkler olmak üzere birçok renk çeşitliliği gösterir. Kırıldığında keskin kavkısal kırılma verir. Kırılma yüzeyi genellikle donuk yağlı ve mattır. Kalkerli arazinin altında oluşur ve ışığı geçirmez. Çakmaktaşı'nın kesitlerini ışığa tutarsak opasiteyi anlayabiliriz. Buradan da bir taşın çakmaktaşı mı, radyolarit mi olduğunu anlayabiliriz.

Paleolitik insanlar tarafından bol miktarda kullanılmıştır. Dünyaca ünlü Karain ve Öküzini mağaralarının yontmataş malzemesinin hammaddesi büyük oranda radyolarite aittir.

Çakmaktaşı (Flint ya da Silex)



Tortul bir kayaçtır ve silika grubundandır. Derin denizlerde çökelme şeklinde oluşur. Doğada yumrular halinde ve kalkerli arazilerin bulunduğu alanlarda görülür. Yapısı içinde bazen boşluklar vardır ve bazen de bu boşluklar "sponge" yani sünger gibi derin deniz fosilleri içerir. Sertliği 7, özgül ağırlığı 2.37- 2.67'dir. Bünyesindeki SiO2 oranı &90-95'tir.

Çeşitli renkler gösterirler. Siyah, gri, mavimsi gri ve kahverengi gibi renklere sıklıkla rastlanır. Yumruların üzerleri genellikle bir kabukla kaplanmıştır. Bu kabuk oluşum genellikle CaCo3'lı yapı gösterir. Kavkısal kırılır ve keskin kenarlar verir. Kırıldığı zaman donuk ya da yağlı parlaktır. Çakmaktaşını 4 alt tipte toplayabiliriz.

a) Opal Kalsedon
b) Kalsedon
c) Kuvars
d) Jipslerde oluşmuş olan taze su çakmaktaşları

SiO2'in oranı ve yonga çıkarma özellikleri açısından en iyi kalitedekiler kalsedon çakmaktaşlarıdır. Tebeşir depolarının bulunduğu alanlarda çakmaktaşları paleolitik ve neolitikte büyük ölçüde kullanılmıştır. Özellikle de üst kratese sistemi tabakalarının bulunduğu yerlerde bu kullanım daha da yoğunlaşmaktadır.

Yapılmış olan kazı ve araştırmalar araç gereç yapımında çoğunlukla çakmaktaşının kullanıldığını göstermiştir.

Çakmaktaşının iki tür kullanımı vardır.

1) Yontularak alet yapımında
2) Katalizör olarak porselen, sır yapımında ve maden kaplayıcılıkta

Bugün hala çakmaktaşını kullanan toplumlar vardır. Ülkemizde de yakın zamana kadar sabanlarda "döven" taşı olarak kullanılmıştır.

Granit (Liparit ya da Riyolit)



Tersiyer ya da post-tersiyer kaynaklı magmatik bir kayaçtır. Koyu kıvamlı asit lavların kısa mesafeli akması sırasında oluşur. Kuvars içerir, ancak ana öğesi feldispattır. Sertliği 6, özgül ağırlığı 2.3-2.7'dir. Rengi sarı, kırmızı beneklerle beyazdan griye doğru değişir. Kırıldığında sönük parlak, ince taneli bir yüzey verir. Volkanik alanlarda görüşür. Mezolitikten başlayarak güneydoğu Asya ve diğer alanlarda kullanılmıştır. Granitin sürtmetaş örnekleri de oldukça yaygın bir durumdur.

Diyorit (Yeşiltaş)



Volkanik bir kayaç olan diyorit iç püskürük bir taştır. Ana mineral öğesi feldispattır (%75) . Bazen biyotit (siyah mika) içerir. Sertliği 6- 5.5; özgül ağırlığı 2.8-2.85'tir. Gri, koyu gri ya da yeşilimsi renktedir. Zayıf bir kavkısal kırılma gösterir. Kırıldığında ince ve küçük taneli kaba bir yüzey verir.

Kuzey Avrupa'da yeryüzüne çıkmış olarak, güneyde ise sapkın kaya olarak görülür. Asya, Afrika, Avusturalya ve Amerika'da bulunur. Paleolitik insan tarafından alet yapımına elverişli diğer kayaların bulunmadığı alanlarda kullanılmıştır. Örneğin orta Asya'da "Aman-Kutan" sitinin alt paleolitiğinde kullanılmıştır. Neolitik çağda sert oluşu nedeniyle balta ve keser yapmında kullanılan başlıca hammadde olmuştur.

Andezit (Ankara Taşı)



Bir dış püskürük taşdır. Serttir ve sertlik derecesi 6'dır. Pembe, koyu gri, som yeşilimsi ya da kiremit rengi gibi renkleri vardır. Görünüşü kimi zaman süngerimsi, kimi zaman hiçbir öğesi gözle görülemeyecek kadar ufak billurludur. İçinde beyaz mika pulları bulunur. DTCF'nin ana binasının dış cephesi bu taştandır. Andezitten üretilmiş sürtmetaş elemanlar da vardır. Bunlardan öğütme taşları örnekleri mevcuttur.

Bazalt (Karataş)



Genç volkanik bir taştir. Dış püskürüktür. Kuvars içermez, olivin, feldispat ve piroksen minerallerinden oluşur. Sertliği 6-6.5, özgül ağırlığı 2.6-3.11'dir. Siyah ya da koyu gri renkte olup, donuktur. Kırıldığı zaman kaba ve düzgün olmayan bir yüzey gösterir. Yoğun ve ince tanecikli bir yapıdadır. Dolayısıyla mineralleri her zaman gözler görülmez. Dağlık volkanik alanlarda yaygındır. Paleolitikten itibaren kullanılmıştır. Neolitikte de kullanımı devam etmiştir. İşte bu aşamadan sonra yani Neolitik sonrasında bazalttan havanlar, havan elleri, öğütme taşları ve cilalı baltalar gibi araç-gereçler yapılmaya başlanmıştır.

Nefrit



Bir tür mineraldir. Aslında aktinolit mineralinin bir çeşididir. Sertliği 6; ağırlığı 3.1-3.3'tür. Rengi genellikle yeşildir ancak ender olarak gri ya da kremimsi beyaz renklerdedir. Nefrit blokları alet yapımına elverişlidir. Çoğunlukla neolitikte kullanılmıştır. Mat yağımsı bir parlaklığa sahip iri parçalar halinde bulunur.


Kaya Kristali (Rock Crystal)



Kaya kristali transparan olup kristalin formdaki kuvarstır. Aslında bir mineraldir. Sertliği 7; özgül ağırlığı 2.5-2.8'dir. Rengi su şeffaflığında olup camsı bir parlaklığı vardır. Kavkısal kırılma gösterir. Aslında alet yapımı için ideal bir hammaddedir. Yüzeyde ya da kaya olukları içinde büyük kristaller halinde bulunur. Paleolitikte az kullanılmıştır. Bununla birlikte, "Pekin Adamı" aletleri arasında kaya kristalinden olanlara rastlanmıştır. Ayrıca Antalya'daki Öküzini mağarasında kaya kristalinden bir ok ucu (iki yüzeyli) bulunmuştur.